Eveet uzun uzun retrospektif yapıcak halim yok. Herkes tanıyo.
Üçü de aynı anda şişmanladı.
Jessica bi de diğer ikisinden saf olduğundan en şişman halinin üzerine bi de
hamile kalarak obezliği garantiledi.
Bu ani şişmanlıklar beni mutlu ediyo mu? Kısmen.
Sadece Christina'nın zamanında verdiği
"Valla ben her şeyi yiyorum, hamburger gördüm mü acımıyorum. Sadece fastfood benim olayım." açıklamalarını yaptığı dönem, elimde çikolatlarla en gürbüz ergenlik yıllarımı yaşadığımdan
şimdi bi Kelly Osbourne kadar mutluyum.
Oh olsun lan. Gün oldu, devran döndü.
Bunun dışında Jessica Simpson'ın, eski kocasıyla reality şov yaptığı zamanlarından izlediğim bir sahne, beni Jessica'ya sonsuza dek sempati duyma konusunda bağladı.
O yüzden Jessie şişmanlığı beni bi Christina gibi kamçılamıyo. 'Hangi sahne be o?' dediğinizi duyar gibiyim.
Kendisi elindeki ton balığı konservesini kocasına göstererk, iddiaya girmişti.
'Bu bir balık diil, deniz tavuğu' diyerek.
İşte o gün bugündür yelloz kardeşini hala sevmem,
Jessie'yle ilgili atıp tutma hakkımı da saklı tutarım ama bi cat fight oldu mudu da, Jessie'nin yanındayım.
Gelelim Britney'e.
O benim prensesim, ilk göz ağrım. Ben onu kelken bile sevmeyi bırakmadım.
Zaten şu milkshake, frappuccino'ya olan tutkusunu köreltse incelicek, haberi yok.
Ama şimdi size madalyonun diğer tarafını göstericem. Hazır olun.
Ama şimdi size madalyonun diğer tarafını göstericem. Hazır olun.
Bu bikaç yıl önce Keven Federline vardı, Britney'nin eski kocası.
Kıza çektirdi, sinir hastası etti, çocut doğurttu, ayrılınca da paralarını aldı. Hatırlayın.
Havalı piç. Peki o ne hale geldi dersiniz?
İşte K-Fed'in başına gelenler de böyle oldu.
Unutmayın ki, bi şişmanın bedduası her zaman tutar.
Ona göre ayağınızı denk alın a dostlar.
çok sevdiğim bir dua vardır. yıllardır ederim. "god, if you can't make me thin, make my friends fat'" bu yazı da işte bu duayla aynı :)
ya tam bir şekerpare yuvarlarken bununla karşılaşmak :S federline allahından bulsun zaten! Bu salağı dizilerde bile oynattılar bi de