Dostlar evet biliyorum uzun zaman oldu. 
Öyle korktum ki kendimden bu süreçte. 
Yazmak için bir şey bulamadıkça "Acaba ben artık iyi mi oldum?" 
"Kötü şeyler düşünemiyor muyum?" 
"Neden kimseden nefret edemiyorum?" 
diye öyle üstüme gittim ki... 
Beni hayata tek tutunduran şey, 
hala tanımadığım insanlara küfür etme alışkanlığımı 
kaybetmemiş olmamdı. 

Şu iCloud skandalında hiç etkilenmeden 
etik, ahlak diye düşünmeden 
reddit'ten fotoğrafları açtığım an anladım ki, 
kötülük öyle 3 günde insanın ellerinden kayıp gidecek bir erdem diil. 
Ondan sonra da oh be rahatladım. 
Bir puro yakıp, arkama yaslandım ve kendime geldim.

Hazır konu iCloud skandalından açılmışken, 
lafı Jennifer Lewrence'a getirelim dilerseniz. 
Bilenler bilir, kendisinden hiç haz etmem. 
Hatta kendisi o aptal Silver Linings Notebook'tan 
Oscar aldıktan sonra uzun zaman kendime gelememiştim. 
Dünyanın şimdiye kadar vermiş olduğu en yazık Oscar. 
Yani Oscar ödülleri için bile oldukça küçük düşürücü bir tercihti.

Yani tabii yine beni bilenler bilir ki, 
ünlülerin kariyersel başarılarına pek takılmam. 
Beni Jenny'den tiksindiren asıl şey, 
durmadan aşırı tatlı, aklı havada ve şaşkın gibi bir portre çizmeye çalışması. 
Ay o durmak bilmeyen celebrity photobomb'ları, 
o sevimsiz dil çıkarmalar, 
o cüssesini bilmeyen Golden köpekler gibi bir yerlere sığamamalar. 
Bunlar hiç tatlı matlı diil.

Neyse konuyu uzata uzata gelelim asıl meseleye. 
Bu kız Chris Martin'le çıkmaya başlamış. 
Bizim Gwyneth'ın Chris'le, evet. 
Daha ikisi resmi olarak boşanmadan, 
bizimkinin skandalı unutulmadan sevgili olmuşlar. 
Şimdi beni tanıyanlar 
buna da çok sinirleniceğimi düşünücek belki 
ama hiç sinirlenmem.

Bi kere Chris Martin'le alakam yok. 
Chris Martin'i kurumaya başlamış bir ayvaya benzetiyorum. 
Şarkıları falan da hiç hoşuma gitmiyo. 
Adamı da modern de bulmuyorum. 
Chris Martin'in elinde avucndaki tek şey İngiliz olmasıdır bence.
Onun dışında da bir şeyi yok. 
İnsanın evladına Elma ismini koyma konusuna ise hiç girmiycem, 
çağdışı bir çemkirme olur.

İşte ben böyle iki sevmediğim insan bir araya gelince çok sevinirim.
 Çünkü ikisi birbirini kesin çok sever ve bir değil, iki sevimsiz ortadan kalkmış olur. 
Misal bu Jenny benim sevdiğim 
ya da gündemimde bir yere sahip olan biriyle 
çıkmaya başlasaydı vay haline. 
Atıyorum bu adam, Anne Hathaway'le çıksaydı da okey olurdum. 
O da aynı cins bişey benim için.

Bu yüzden edebimle Ayva Adam ve Jenny'nin ilişkilerini onaylıyorum, 
kendinize mutlu bir dünya kurun. 
Ve gündemimizi meşgul etmeyin. Hadi yallah.

Şu yeni pilav yemiş sevimsiz ağza bakın.

0 Responses to 'PIRIL PIRIL BİR ÇİFT'

Post a Comment